Pazarlarda satılan zeytinyağlarının içerikleri incelendiğinde, sağlığa zarar verebilecek pek çok unsur ortaya çıkıyor. Tüketicilerin dikkatli olması ve ucuz diye güvenilir olmayan yağları satın almaması gerek. Peki, zeytinyağı alırken nelere dikkat etmeliyiz?
Zeytinlerin elle veya makine yardımıyla toplandığı hasat dönemi genellikle sonbaharda gerçekleşiyor. Elle toplanan zeytinler daha az hasar gördüğü için daha iyi kalitede zeytinyağı üretimine imkan tanıyor. Fakat piyasada mevcut zeytinyağı satışlarında oldukça dikkatli davranılması gerek. Fiyat artışları sebebiyle ucuz bulunan zeytinyağları fırsat bilinmemeli!
100-120 TL’LİK ZEYTİNYAĞI MALİYETİ OLAMAZ!
Geçen yılki 74 lira olan zeytinyağı alım fiyatları, bu sezon 295 liraya yükseldi. Ancak raflarda 315 liradan satışa sunularak yerlerini aldı. Kaliteli bir zeytinyağının 300 bandında olması vatandaşımıza biraz pahalı geliyor ve çareyi alternatiflerde arıyor. 100 ile 120 TL maliyet değerinde olan herhangi bir zeytinyağı zaten mevcut değil.
Bu işi fırsata çeviren pazarcılar, tüketicilere adeta tehdit oluşturuyor ve pazarlarda zeytinyağı esanslı başka yağlar satışa çıkarıyor. Bu yağlar insan sağlığına oldukça zararlı.
UCUZ ZEYTİNYAĞININ ZEYTİNLE ALAKASI YOK!
Analiz makinelerinden elde edilen verilere göre pazarda 100-120 TL bandında satılan zeytinyağlarının içeriğinde sadece zeytinyağı esansı bulunuyor. Pamuk yağı gibi yağların içerisine karıştırılan zeytinyağı esansı ile hazırlanan bu içerikleri vatandaşın kesinlikle tüketmemesi gerekiyor. Peki, zeytinyağı alırken nelere dikkat etmeliyiz, halis zeytinyağı nasıl anlaşılır?
ZEYTİNYAĞI ALIRKEN NELERE DİKKAT ETMELİYİZ?
Koyu renkli cam şişeler tercih edilmeli; şeffaf cam ve pet ambalajlardan kaçınılmalı. Sızma zeytinyağının pet ambalajlardaki kimyasalları çözebileceği ve bu kimyasalların insan sağlığına zarar verebileceği araştırmalarla belirtilmiştir. Şeffaf cam şişeler ise ışık geçirerek yağın bozulmasına neden olabilir.
Zeytinyağı ambalajının contalı ve vidalı olmasına dikkat edilmeli; mantar kapaklı ambalajlar tercih edilmemeli. Mantar kapaklı şişeler hava alabilir, bu da zeytinyağının oksidasyona uğramasına ve bozulmasına yol açabilir.
Yağın rengi kaliteyi belirlemez; çözünebilen klorofil eklenmiş veya gıda boyası kullanılmış yağlar sizi yanıltabilir.
Ürünler güneş ışığına maruz kalmamalı; bu durumda olan sızma zeytinyağları hızla okside olabilir ve kötü kokabilir.
Etiket üzerindeki bilgilere dikkat edilmeli; üretim yılı, dolum tarihi, son kullanma tarihi, coğrafi işaret, zeytin çeşidi ve bölgesi gibi önemli bilgiler yer almalı.
Sızma zeytinyağı taze tüketilmeli; bekledikçe bozulabilir ve sağlığa yararlı fenolik bileşenleri kaybedebilir. Her sezon yeni sızma zeytinyağı tercih edilmeli.
Sızma zeytinyağı düşük sıcaklıklarda donabilir, ancak donması saf olmadığı anlamına gelmez.
Ambalaj boyutu, tüketim miktarına göre seçilmeli; büyük ambalajlar kullanılıyorsa hava alması için ek delik açılmamalı.
Ürün, karanlık, serin ve rutubetsiz bir ortamda saklanmalı; diğer kokulu maddelerden uzak tutulmalı.
Etiket ve ambalaj kontrol edilmeli; delinmiş veya sızdırmış ambalajlı ürünlerden kaçınılmalı.
Sızma zeytinyağına zarar verebilecek unsurlar: ışık, hava, sıcaklık, su ve nemdir.